Renkli Bahar Rotalarından: Tirilye Köyü  'Zeynep Yıldırım'

Renkli Bahar Rotalarından: Tirilye Köyü 'Zeynep Yıldırım'

A+ A-

Bahar geldi! Güneşin yüzümüze iyiden iyiye gülümseyişiyle beraber keyifli hafta sonu mekanları arayışlarımız başladı. Arayışlar için en uygun adreslerden biri mükemmel doğasıyla Bursa şüphesiz. Günübirlik bir gezi istediğimiz için Kadıköy'den kalkan deniz otobüsünü tercih ettik Bursa'ya gitmek için. Zamanımız kısa olduğundan Tirilye'de karar kıldık. Mudanya'dan sadece 11 km uzaklıkta bir Rum köyü Tirilye. İsminin İstanbul'dan sürülen 3 papazdan aldığı, köyün geçim kaynağı zeytin ve zeytinyağı olduğundan 1963 yılında Zeytinbağı olarak değiştirildiği rivayet ediliyor. 2011 yılından itibaren köyün ismi tekrar Tirilye olarak anılıyor. 

Köyün tarihi antik zamanlara dayandığından ve sit alanı olarak geçtiğinden yapıların oldukça eski olduğunu köye adım attığınız anda görebiliyorsunuz. Tarihi rum evleriyle ve rengarenk dokusuyla hemen kalbinizi kazanıyor Tirilye. Her yerde zeytin ve zeytin ürünleri olduğundan mı insanların sıcak muhabbetlerinden mi bilmem samimi Ege kasabalarından birinde hissediyordum kendimi.

                                                  


Meydanındaki lokantalara dahi sinmişti bu samimiyet Dostlar Sofrası, Tirilye Sofrası gibi dış görünüşü ve renkleriyle sizi içine çekebiliyorlar. Meydanında zeytin ve zeytin ürünleri, ev yapımı mutfak malzemeleri, reçeller, hasır sepetler satan farklı farklı dükkanlar yer alıyor.

   

Buraları gezerken sosyal medyada Tirilye'nin görsel olarak alameti farikası haline gelen Tirilye Çarşı'sına ulaştığımızda hediyelik eşyalarımızı alıp bu güzel renk cümbüşünü fotoğraflıyoruz elbette. 




Yürüyerek gezilebilen küçük bir köy olduğundan başlıyoruz arşınlamaya. Sokak aralarında gezerken Perili eve rastlıyoruz. Uzun zamandır boş olduğu belli olan harabeye dönüşmüş bu evin camlarında da perili ev olduğu yazıyor ve uyarı yazısı da bulunuyor. Perili evin karşısında da şeklinden dolayı tabut ev olarak geçen yapı bulunuyor. Bu yapı da köyün genelinde olduğu gibi çok eski ve bakımsız.



Tabut, peri derken hafiften ürpererek hızlıca geçiyoruz buraları ve Taş Mektep'e ulaşıyoruz. İlk olarak papaz okulu olarak hizmet veren bu tarihi yapı 1924 yılında öksüzler evi olarak tekrar açılmış sonrasında 1980 yılına kadar ilkokul olarak kullanılmış. Adını da buradan aldığı söyleniyor.



Tarihi sokaklarında gezerken Fatih Cami'sine ulaştık. Rumlardan kalan en eski kilise olan Hinolakkos kilisesi Osmanlı'nın eline geçtikten sonra minare ve mihrap eklenmiş ve Fatih Cami olarak değiştirilmiş. Yapı, Cami olarak kullanılıyor ama kilise yapısına da dokunulmamış geçen zamanda. 

Samimi ve sohbet sever Tirilye kadınlarına sorarak Çamlı Kahve'ye doğru yöneldik. Genelde kahvaltı için tercih edilen ama bahar ve yaz aylarında çok kalabalık olan bu mekan mavi ile yeşilin birleştiği harika Bursa manzarası için mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Köyün tepe kısmında yer aldığından dolayı son durağımız olan Çamlı Kahve'yi biz yorgunluk kahvesi için tercih ettik ve kalabalığa değilse de manzaraya bayıldık.  

   

Cumbalı renkli Rum evleri, sıcak insanları, rengarenk mekanları ve tarihiyle etkisi altında bırakan Tirilye filtresiz Rum köylerinden biri. Doğasının güzelliğiyle bilinen Bursa'da sosyal medyanın da etkisiyle de ön plana çıkan bu güzel yer hafta sonunuzu değerli kılacak mekanlardan biri.  

Unutmadan taze kabak çiçeği dolmasını tadabileceğiniz bir yer Trilye. Bu güzelliği kendinize yapmalısınız :) 

 
 
19-03-2018
Konuk Düşünce Yazarları

Konuk Düşünce Yazarları

info@medyacuvali.com

www.medyacuvali.com

Konuklardan Diğer Yazılar

Bu yazılar da ilginizi çekebilir