Bağlanma Örüntüleri İlişkileri Nasıl Etkiler? - Meltem Dağdeviren (Sosyal Hizmet Uzmanı)

Bağlanma Örüntüleri İlişkileri Nasıl Etkiler? - Meltem Dağdeviren (Sosyal Hizmet Uzmanı)

A+ A-

Çocuklukta bakım vereniniz ile olan duygusal ilişkinizin ileriki yaşantınızda kurduğunuz ilişkileri etkilediğini biliyor muydunuz?  

Kurulan bu duygusal ilişkiler bağlanma olarak tanımlanmaktadır. Bakım veren kişi çocukluk döneminde (özellikle 0-3 yaş) ihtiyaçları karşılayan kişi ya da kişilerdir. Anne, baba olabileceği gibi bakıcı, ailenin diğer üyeleri de olabilmektedir. Çocukluk dönemindeki deneyimler kişinin bağlanma örüntüsünü belirlemektedir. Bu örüntü kişinin ileriki yaşamında beklentilerine ve ilişkilerine yön vermektedir. Çocukken stres yaşanılan anlarda bakım veren kişinin yanında olup olmaması çocuğun bağlanma örüntüsünü belirlemektedir. Bu örüntünün bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde yetişkinlikte de kullanılması söz konusudur.

Üç temel bağlanma örüntüsünden bahsetmek mümkündür.

 

1.Güvenli Bağlanma

Çocuk ile bakım veren arasında olumlu ve güvenli bağlanma söz konusudur. Bebek ağladığında ya da ihtiyacı olduğu her an bakım verenin ilgisini almıştır. Sevgi, şefkat, ilgi ve güven duygusu vardır. Ağladığı her an bakım verenin yanında olacağını bilmektedir, bunu öğrenmiştir. Herhangi bir kaygı ya da sıkıntı anında bakım vereninden destek alacağını bilmektedir. Bu sebeple kendini güvende hissetmektedir. Düzenli bir biçimde saygı, sevgi ve ilgi almaktadır. Başkalarına güvenebileceğini bilir ve gerekirse yardım alabileceğinin bilincindedir. Yetişkin bir birey olduğunda da kurduğu duygusal ilişkide güven bulabilir. Partnerine karşı empati yeteneği yüksektir, ilgi ve sevgi talep etmekten, partnerine bunları göstermekten çekinmez. İlişki içinde yardım talep edebilir ya da partnerinin yardım talebini olgunlukla karşılayabilir. Tartışma/ çatışma yaşandığı zaman abartılı tepkiler vermez ya da sorunu görmezden gelmeye çalışmaz. Uygun bir şekilde çözüm için partneriyle birliktedir. Stres anında partnerinin yardım edeceğini bilir. İhtiyacı olduğunda o kişinin onun için orada olacağının bilincindedir.

 

 2.Kaygılı Bağlanma

Çocuk ağladığı zaman bakım veren kişi bazen yanında olup ilgi göstermiş bazen ise ilgisiz ve sevgisiz davranmıştır. Bu sebeple ihtiyaç ya da stres anında bebek, bakım veren kişinin yanında olup olmayacağından emin değildir. Bakım veren kişi sevgi, ilgi ve şefkat gibi duygusal ihtiyaçlar konusunda tutarlı davranış göstermemiştir. Bu sebeple bebek her zaman güvenemez. Yalnız kalma ve ilgi görmeme korkusunu her an içinde taşımaktadır. Tam olarak bir güven duygusundan söz edilememektedir. Bebeklikte kaygılı bağlanma örüntüsüne sahip olan yetişkin bir birey de duygusal ilişkide ilgi ve sevgiyi düzenli olarak alamamaktan korkmaktadır. Duygusal ihtiyaçları bazen karşılanmış bazen karşılıksız kalmıştır. Bu sebeple stres anlarında, tartışma veya kavga anlarında, olduğundan daha fazla tepki vermeye meyillidir. Olayları büyütebilir ya da tartışmayı gereğinden uzun tutabilir. Buradaki amaç ilgi göreceğinden emin olmaktır. Partnerinin her an bırakıp gidebileceğinden korkmaktadır. Her zaman onun için orada olup olmayacağından emin değildir. Bu sebeple her an sevildiğini duymak istemektedir. Kontrolcü ve kıskanç davranışlar sergileyebilmektedir. İlişkinin ilk anında hemen samimiyet kurmaya meyillidir ve tüm planları birlikte yapmayı istemektedir. İlişkide kendini açma konusunda erkenci davranabilmekte, partnerinin ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarından daha ön planda tutabilmekte ve var olan problemleri dile getirmekten kaçınmaktadır. Partnerinin gideceğinden korktuğu için bu davranışları sergilemektedir. İlişkiden beklediği tatmini sağlayamasa bile ayrılık düşünmez ve beklenti içinde olmayı sürdürür. Attığı mesaja partneri anında cevap vermez ya da aradığında ulaşamazsa aşırı panik halinde olmaktadır. Terk edilme korkusu, ihtiyaç anında yanında bulamama korkusu çok fazla vardır ve bu sebeple kontrolcü davranışlar sergilemektedir.

 

3.Kaçıngan Bağlanma

Çocuk ağladığında bakım veren kişi hiçbir zaman yanında olmamıştır. Kaygı, stres ve panik anlarında bebek, ilgi ve şefkat görmemiştir. Duygusal ihtiyaçları bakım verenleri tarafından karşılanmamıştır. Bu sebeple kendi başının çaresine bakmayı, panik anında ağlamamayı ve tepkisiz kalmayı öğrenmiştir. Bakım verenleri tarafından ağladığı için suçlanmış ya da duygularını gösterdiği için küçük düşürülmüş olabilir. Bu nedenle duyguları bastırma ve görmezden gelme söz konusudur. Sıkıntı anında içe kapanma kimseyle paylaşmama ve kendi başına halletmeye çalışma durumu vardır. Yetişkin bir birey olduğunda da duygusal ilişkilerde samimiyeti çok yavaş kurmaktadır. Mesafeli ve uzak durmaktadır. Gelecek planı yapmaktan, aileye veya arkadaşlara partneri anlatmaktan çekinirler. Yakınlık kurmayı savunmasız kalmak ile özdeşleştirebilir, partnerine en yalın halini göstermekten çekinebilirler. İhtiyaç ya da stres anında kendisine yardım edecek bir kişinin zaten hiç olmayacağını varsaymaktadır. Her şeyi kendi başına yapmaya çalışmaktadır, zaten hiç anlaşılamayacağını düşünmektedir bu nedenle baştan hiçbir şey anlatmamayı tercih edebilmektedir. Romantik bir ilişkide kendini ifade etmesi, duygu paylaşımında bulunması oldukça zor görünmektedir. Duygusal ilişkileri yüzeysel bir şekilde yürütür ilişki bağlanma noktasına geldiğinde ve derinleştiğinde kaçma, uzaklaşma ve duvar örme davranışı gösterebilmektedir. Kaçma davranışının altında ise kendini güçsüz hissetmesi yatmaktadır. Partneriyle gelecek planını ya çok geç yapmakta ya da hiç yapmamaktadır. İlişkide problemleri çözmek yerine ilişkiyi bitirmeyi tercih edebilmektedir. Duygularını ifade etmekten kaçınır. Öfke dahil pek çok duyguyu bastırmakta ve partnerine göstermemektedir. Duygusal olarak kendini açmaktan çekinip rahatsız olmaktadır. İhtiyacı olduğunda zaten karşılanmayacağını düşündüğü için bunu partnerine göstermez kendi başına halletmeye çalışır ve partnerinin de desteğe ihtiyacı olduğu zamanlarda sıkıntıyı yok sayarak geri çekilir. Romantik bir ilişkide sık sık mesaj atmaz ya da aramaz.

 

Kaygılı ve kaçıngan bağlanma motifleri güvensiz bağlanma olarak tanımlanmaktadır. Kişiler güvensiz bağlanma örüntülerine sahiplerse ilişkide sorunlar yaşamaları kaçınılmaz olmaktadır. Çocuklukta oluşmuş bu şemalar ileriki yaşamı büyük ölçüde etkilemektedir. Kişinin bu şemalarını fark etmesi ve güvenli bir ilişki içinde bulunması zamanla güvenli bağlanma ile partnerine bağlanmasını sağlayabilmektedir.

Peki siz hangi bağlanma örüntüsüne daha yakın olduğunuzu düşünüyorsunuz?

Partneriniz, duygusal ihtiyaçlarınızı karşılama konusunda sizi ne derece tatmin ediyor?


Kaynakça

• Peki Ya Güvensiz Bağlanıyorsak? / Yakın İlişkiler Podcast

• Neden Ciddi Bir İlişkiye Başlamaktan Korkuyorum? / Yakın İlişkiler Podcast • Kaygılı Bağlanma Neden Olur? / Psikolog Cem Gümüş Podcast

• Kaygılı Bağlandığımı Ben Nerden Bileyim? / Yakın İlişkiler Podcast

• Kaçıngan Bağlandığımı Ben Nerden Bileyim? / Yakın İlişkiler Podcast

22-06-2022
Konuk Düşünce Yazarları

Konuk Düşünce Yazarları

info@medyacuvali.com

www.medyacuvali.com

Konuklardan Diğer Yazılar

Bu yazılar da ilginizi çekebilir