Neşeli Balonun Neşesiz Hikayesi  - İlknur Dağtekin (Türkçe Öğretmeni)

Neşeli Balonun Neşesiz Hikayesi - İlknur Dağtekin (Türkçe Öğretmeni)

A+ A-

Geçenlerde, aşağı kaydırarak tuhaf videolarla karşılaşılan bir uygulamanın sosyolojik açıdan faydalarını dinledim. Konuşmayı yapan sosyolog “bu sayede konuşamadığımız, haklarında net bir bilgiye sahip olmadığımız insanların evine misafir oluyoruz” demişti.

Eminim herkes neden bahsettiğimi anlamıştır. Biz bu misafirlik işini abartıyoruz. Ne yazık ki, bakın ciddi anlamda ne yazık ki insanların giriş kapısından yatak odasına kadar her şeyi görüyoruz. Duvardan duvara atlayan insanlar, babasına şaka yapacağım diye halden hale sokan koca koca adamlar, kocasının sevmediği yemeği yaparak onu kışkırtmaya çalışan kadınlar derken sosyal medya bir çöplüğe dönüşmüş durumda.

Sosyal medyanın bir çöplük haline gelmesinin bir diğer nedeni de evrendeki tüm bilgilere sahip olduğu düşünülen “tanınmış kişiler”. Monttan çoraba, robot süpürgeden bebek bezine kadar her şey onlara danışılıyor. Gerçek manada tanımadığımız insanların işbirliği adı altında bize beğendirmeye çalıştıkları şeyleri alarak onların bunu yapmasını sürdürüyoruz. Bu nedenle de çöplük giderek içinden çıkılamayacak bir girdaba dönüşüyor, bizi de içine çekmeyi ihmal etmeden. 

En başta şunu bir kabul edelim, elinde akıllı telefonu olup da bu insanları takip edebilen herkes, satın almak istediği şeyi internetten arayıp yorumlarına bakarak inceleyebilir. Bu da tanımadığınız insanlar nedeniyle başınıza gelebilecek sorunları önleyebilir. Tabi ki sorun sadece bundan ibaret değil. Bu çöplüğün en acımasız fertlerinden bahsetmeden sosyal medyadan bahsetmenin eksik olacağını düşünüyorum. Onlar için kullanılabilecek en gerçek tabir “cahil propagandacılar” olacaktır. İncir çekirdeğinde bile yer bırakacak kadar küçük olayları kıyamet alametlerine, hatta bizatihi kıyamete dönüştürerek ortalığı karıştırmayı başarırlar. Bunun sonucunda da kendileri gibi düşünen bir koyun sürüsüne sahip olurlar. 

Bunların bizimle bağlantısı ne ola ki diye soracak olursanız gözlerinizi kapatıp hayal edin; sadece sevdiğiniz insanların olduğu, sizinle aynı siyasi görüşe sahip, sizin sevdiğiniz filmleri seven, düşünce tarzı sizinle paralel olan, okuduğunuz kitapları okuyan insanlarla aynı yerdesiniz. Bunun toplum jargonunda adına “Filter Bubble” deniyor. İsmi de güzel, cennet gibi bir olay değil mi? Değil! Sosyal medya bizim tam da böyle bir ortamda olmamızı istiyor. Görünüş açısından ne kadar tatlı gelse de sosyal medya algoritmasının bir sonucu olarak bizi kısıtlıyor. Beğendiğimiz videolardan ve takip ettiğimiz kişilerden beğeneceğimiz her şeyi önümüze çıkaran bu algoritmalar, bizi bu balonun içinde ne kadar çok tutarsa o kadar çok kazanıyor. 

Bana göre “Filter Bubble”a dahil olmamalıyız? Çünkü en başta sizinle aynı görüşe sahip insanlar sizi rahatsız etmez, onları sorgulamaz ya da eleştirmezsiniz. İşte bu balon da sizden bunu istiyor. Düşünmemenizi. Düşünmemek rahatlatıcıdır, faaliyet ya da çaba gerektirmez. Haliyle düşünmemenin yegane sonucu robotlaşmış bir yaşamdır. Tamamen konfor alanının içinde “bana dokunmayan yılan sonsuza kadar yaşasın” demenin bir başka versiyonudur düşünmemek. 

Elimizdeki “akıllı” cihazların bizim yerimize düşünmesinin önüne geçmek, yapılabilecek en etkili hamlelerden birisi diye düşünüyorum. Sonuçta her ne kadar unutulmuş olsa da akıllı cihazlar, akıllı insanların tasarımı sonucu oluşmuştur. Aklını kullanan insanlar da yabancı ve farklı fikirlere açık olarak ortak bir çizgi yakalamayı başarırlar. Aslında başarı da buradan gelir. Her konuya ilgi duymak, her konu hakkında bilgi edinme ihtiyacının habercisidir. Sosyal medya bu amaca da hizmet edebilir. Uzun lafın kısası, ben filter bubble dedim ama bahsettiğim gibi sosyal medya doğru kullanılmadığı zaman bir çöplük girdabı haline geliyor, hapishaneden farksız, bir ormana girip yeşil görmemek kadar absürt. 

Sonuç olarak sosyal medya kullanırken en başta düşünmek, sonra ekranı aşağı kaydırmak gerekiyor. Tabi ki düşünmekten vazgeçmeyenler için.

04-12-2022
Konuk Düşünce Yazarları

Konuk Düşünce Yazarları

info@medyacuvali.com

www.medyacuvali.com

Konuklardan Diğer Yazılar

Bu yazılar da ilginizi çekebilir