Bütün Ümidim Gençliktedir!
Bir süre önce 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını kutladık.
Gençlik, yaşları ilerlemiş olan herkesin hatırladığında özlemini duyduğu bir dönemdir. İnsanların, kendilerini daha cesur daha güçlü hissettikleri dönemlerdir ve enerjileri daha yüksektir. Yeni şeyleri öğrenebilme becerileri, bu dönemde çok daha yüksektir ve bu nedenle kendilerini her şeyi yapacak güçte hissedebildikleri bir dönemdir. Gençlik çağının bu özellikleri, toplumsal olaylarda gençlerin daha çok öne çıkmasına ve çok daha fazla risk almalarını beraberinde getirir. Duygular çok daha coşkuludur ve duygulardaki dalgalanmalar belirgindir. Öfke kontrol becerileri ise daha düşüktür. Toplumda diğerini ezip geçmek değil de adil olmak, kontrollü olmak yüceltilirse, zaman içerisinde öfkelerini kontrol etme becerilerini güçlendirirler.
Gençlik dönemi, motoru çok güçlü ama fren sistemi ve arabanın dengesini sağlayacak sistemleri o kadar da iyi olmayan bir araç gibidir. Motorun aşırı gücü, aracın savrulmasını ya da yeterince güçlü olmayan frenlerin tutmasını engelleyip kaza yapmasına neden olabilir. Bu nedenle yetişkinlerin ve toplumun genel atmosferinin, gençlik aracını daha dengeli hale getirecek şekilde donanım ekleyebilmeleri o toplumun geleceğinin güvenliği için önemlidir.
Her türlü güce ( paraya, fiziksel güce, mevki sahibi olmaya..) tapma eğilimi olan toplumlar, bu güçlü ama dengesi hassas gençlik aracını, dengeli hale getirmekten aciz kalırlar. Bu güç adalet, eşitlik ve toplumsal yardımlaşma gibi insani değerlere yönlendirilirse araç dengeli olur ve çok yarar sağlar. Aksi durumda ise kısa süreli çok büyük bir zevk verebilir ama beraberinde felaketi de davet eder. İyi yönlendirilmeyen ve haz ilkesine dayanan güç sevicilik, toplumun kendi kendini imha etmesine neden olur.
Bu nedenledir ki; toplum olarak hangi değerleri yücelttiğimize dikkat etmeliyiz. Bilmek, adil olmak, iyi insan olmak gibi kavramlar değersizleştirilir ve bu temel kavramların içi boşaltılırsa, gençlerin hedefleri değersizleştirilmiş olanlara doğru yönelmeyecektir. Çünkü gençler öğüt verme ile kandırılamazlar. Söylediklerinize değil yaşama biçiminize bakarlar. Eğer zenginlik, şöhret, mevki, oraları nasıl elde ettiğine hiç bakılmaksızın çok yüceltiliyorsa, gençleri emek vermeye ikna edemezsiniz. En kısa, en kolay yoldan bunlara sahip olan akıllıdır mesajı ile büyüyen gençler, daha hızlı ve daha fazla güç elde etmenin yollarını mutlaka arayacaklar ve kendilerinin ve toplumun zararına dahi olsa buldukları yoldan vazgeçmeyeceklerdir.
Gençlik dönemi, yaşamımızda potansiyelimizin en yüksek olduğu dönemdir ve bu potansiyel kendini nasıl gerçekleştirirse, bizi öyle bir yarın bekliyor olacaktır. Bizler insani değerleri yüceltirsek; gençlerimiz de yarınlar için daha yaşanılası bir ülke ve dünya yaratacaklardır.
Bu yazıyı Atatürk’ün sözleri ile özetlemek istiyorum; Vatanın bütün ümidi ve geleceği size, genç nesillerin anlayış ve enerjisine bağlanmıştır. Bütün ümidim gençliktedir. (M. Kemal Atatürk)