Mafyacıların Hepsi mi Psikopat? - Fatma Ülkü Selçuk  (Sosyoloji, Dr.)

Mafyacıların Hepsi mi Psikopat? - Fatma Ülkü Selçuk (Sosyoloji, Dr.)

A+ A-
Şablonları yenileyelim
 


Birkaç gün önce Brezilya’daki çeteler hakkında bir haber gördüm (1). Aklıma vakti zamanında okuduğum bir yazı geldi. Yazı şu minvaldeydi (siz yine de hata payı koyun): mafya üyelerinin hepsi psikopat değil, kayda değer kısmında bağımlı kişilik var. Çoğunun psikopat olması grup için riskli, zira psikopata güven olmaz canı istedi mi polisle işbirliği yapar, fakat bağlımlı kişiliği olan sadıktır. 
Bu makaleyi bulamadım ama başka araştırmalara rastladım. Az sonra ikisinin bulgularını paylaşacağım. Ola ki ilginizi çekerse bir bakın.
 
Önce kısaca motivasyonum

Sene 2006: tezi teslim etmeme az kalmış. Konu devlet teorisi (Türkiye örneği). Sevdiğim teorinin güvenli sularında tatlı tatlı yazarken nasıl oldu bilmem ‘aaa’ dedim ‘teorilerin varsayımlarında hata var’ (sevdiğiminki dahil :( ). Gel görelim psikoloji, sinir bilim filan mevzuunda şimdikinden bile cahilim. 

Yıllarca sınıfsal çözümlerin peşinde koşmuşum. İnsan doğasına körleşmişim. Üstelik zinhar şaşırıp psikolojinin alanına girme! Tez reddedilir kendini kapının önünde buluverirsin.
 
Tezde şimdi bana hatalı gelen bir varsayım yaptım (özgür irade) ve çoğu noktayı eksik bıraktım (beynim ve bilgim bu eksikleri tamamlayacak yeterlilikte değildi, ayrıca zaman kısıtım vardı, tabii bir de törensel kurallar ve sosyolojinin yüksek duvarları...). 
Eksik bıraktığım noktalardan biri de mafyacıların kişiliğiydi. 

İşte bugün yazarken merakımı biraz olsun gidermeyi, paylaşarak mutluluğumu arttırmayı planlıyorum (kendi gerçekliğini paylaşmanın bir ihtiyaç olabileceğini Marshall Rosenberg’in şiddetsiz iletişimiyle meşgulken öğrenmiştim).

Konumuza dönelim: Kişi mafyaya neden katılır?


 
Açık ki pek çok etken olabilir, birkaçını sıralayım:

- daha çok kaynak ister
- suç ortamında büyümüştür (manasını Tanrı Kent filmini izlerken kavradım)
- kendine örnek aldığı (veya etkilendiği) kişiler mafyacıdır veya benzeridir
- mafyatik işler ona çekici gelen bir pakette sunulmuştur (aile bağları, yüce dava, ülke sevgisi, toplumun ahlak kurallarından bağımsızlaşma vb. – bakın burada bir dipnot geçeyim; neyi çekici gösterdikleri konusunda misal İtalyan Cosa Nostra’yla Japon Yakuzalar arasında ciddi farklar vardır; ikisinde de gruba sadakat beklense de Cosa Nostra’da amaç için herşey mübah değildir)
- güvenliğe gereksinim duyar
- daha fazla saygı ihtiyacındadır
- grup aidiyeti ihtiyacı güçlüdür
- güçlü birisine (lidere, çete arkadaşına vb) bağlanma ihtiyacındadır
- çete işleriyle heyecan duyup stimüle olabilmektedir
- kontrol arzusu baskındır
- belki de sadece tehditlere boyun eğmiştir... 

Kişiden kişiye değişir. 
Benim esas merak etttiğimse katılanların ruhsal özellikleri.

Mafyaya ne tür kişiler katılır?


 
Birçok kişilik tipinden insan katılabilir. Yine de bazı karşılaştırmalar yapmak mümkün. İşte iki araştırmanın bulguları:

ARAŞTIRMA #1

Öncelikle 2014’te yayınlanmış araştırmaya bakalım (2):
Yer Palermo, İtalya. Hapishane. 
30 yetişkin erkek mafya üyesi ve organize suçla ilişkisi olmayan 39 komşu mahkum değerlendirmeye alınır.
Araştırmacıların aklından şu soru geçmektedir: Hakikaten de mafyacılar psikopat mı? 
Değerlendirme aracı, psikopatlar konusunda uzmanlaşmış olan Robert Hare’in psikopati kontrol listesinin gözden geçirilmiş versiyonudur.

Karşılaştırılan gruplar için bulgularsa ilginçtir:

- Örgütsüz suçlular mafyacılardan daha çok psikopatlık özellikleri gösteriyor
- Örgütsüz suçlular daha manüpülatif
- Örgütsüz suçlular daha duygusuz
- Örgütsüz suçlular daha dürtüsel
- Örgütsüz suçlular daha narsistik
- Örgütsüz suçlularda uyuşturucu kullanımı daha fazla
- Mafya üyelerinde daha çok sayıda evli var

Ayrıca mafyacılar çocuksu, bağımlı kişilik özellikleri de gösteriyor. Neden mafyatik işler yaptıkları sorulduğunda bazıları şöyle diyor:
‘Patronum emretti ben de yapmak durumunda kaldım. Başka türlü hareket edemezdim.’
 
Tıpkı ‘emir emirdir’ diyerek savunma yapan Nazi subayları gibi!

ARAŞTIRMA #2
 
Paylaşacağım diğer araştırma yine İtalya’dan. Hapishane Sicilya’da. Karşılaştırılan kişiler iki farklı mafya örgütünden (3):
 
Cosa Nostra’dan 10 kişi, Camorra’dan 10 kişi.

Bu, dumanı üstünde bir araştırma; 2018’de yayınlanmış. 
Peki neler ölçülmüş? İlk aşamada;
- kişilik özellikleri
- bağlanma tarzları
- duygu sağırlığı (aleksitimi)
- psikopatlık

Sonuçlar iki mafya grubu için de pek farklı çıkmamış.

İkinci aşamada her gruptan 5’er kişiyle Kişilik Örgütlenmesi için Yapılandırılmış Görüşme (STIPO) yapılmış ve:
 
- İki mafya grubunda da bazı üyelerde önemli derecede sınır kişilik örgütlenmesi bulunmuş
- Bazı üyelerde de nevrotik kişilik örgütlenmesi
- Yakınlık karşısında rahatsız olma derecesi Camorra üyelerinde daha yüksek çıkmış (bu, kaçıngan bağlanma tarzıyla ilgili)
İleride yeri geldikçe antisosyal, sınır, narsistik, histriyonik, bağımlı, kaçıngan, şizotipal, paranoid, şizoid kişilik bozuklukları gibi konuları ele alma niyetindeyim. 

Bu, toplumsal, politik, ekonomik açılardan da önemli.
 
Bunları neden önemli gördüğümü konu müsait oldukça paylaşacağım.

Şablonları yenilemek ümitli şey



Mafya ve diğer çıkar amaçlı suç örgütü üyelerinin motivasyonlarını anlamak için pek çok noktayı değerlendirmeye almak lazım. Birkaçı:
- Yetiştirilme biçiminin etkileri nelerdir? Çocukluk hikayeleri nasıldır?
- Demografik (yaş, cinsiyet vb), sosyo ekonomik durumun etkileri nelerdir?
- Kişinin işlediği suçun türüne, grup içindeki konumuna ve örgütün kültürüne/yapısına göre üyelerin ruhsal/biyolojik özellikleri farklılık gösterir mi? vb...

Neyse ki muhtelif araştırma var.

Merakı tükenmemiş araştırmacılar sağolsun, sayelerinde yaşadıkça daha neler neler göreceğiz.
 
Misal, sayelerinde bugün bir kere daha anladım ki mafyacıların antisosyal özellikleri olabilir, ama hepsi psikopat değil.
Peki insanı daha iyi anlamak için biz ne yapabiliriz?

Derim ki öncelikle kendi zaaflarımızın farkına varalım. 
Narsistik kırılganlıklarımızı (misal farklı görüşle karşılaştığımızda küplere mi biniyoruz?) iyileştirelim ki daha huzurlu ve verimli yol alabilelim. 

En azından kendi adıma buna ihtiyaç duyuyorum. 
 
‘Benim dediğim en doğru, diğerleri çöp’ filan demeyelim. En nihayet her konuda herşeyi bilmedikçe (ki varlığımızın sınırlarından mütevellit bu olanaklı görünmüyor) yanılmamız mümkün.
Kendimizi tanıyalım onaralım. Böylelikle farklı görüşleri ve bulguları daha sağlıklı değerlendirebiliriz.

Şunu anımsamak bence faydalı: 

Kendinle yüzleşmek cesaret ister.
 
Şablonları yenilemekse hem emek hem cesaret ister.
Keşfe devam...

Fatma Ülkü Selçuk, 04.08.2018



 
Metin için kaynaklar

(1) Marina Lopes, ‘Brazil’s largest gang is enticing recruits with a monthly discount and big-brother program’, https://www.washingtonpost.com/news/worldviews/wp/2018/07/31/brazils-largest-gang-is-enticing-recruits-with-a-monthly-discount-and-a-big-brother-program/?noredirect=on&utm_term=.5a49d02a9b1a 
(2) Adriano Schimmenti, Chiara Caprì, Daniele La Barbera ve Vincenzo Caretti, (2014) ‘Mafia and psychopathy’, Criminal Behaviour and Mental Health, Cilt 24.
(3) Giuseppe Craparo, Vincenzo Davida, Giulia Costanzo, Alessio Gori, (2018) ‘Cosa Nostra and the Camorra: Assessment of personality, alexithymic traits, and attachment styles’, International Journal of Law and Psychiatry, Cilt 58.

Görsel kaynaklar

1) Photo by Jelleke Vanooteghem on Unsplash: https://unsplash.com/photos/Aqd30KmCc3g

2) Photo by Jeremy Yap on Unsplash: https://unsplash.com/photos/J39X2xX_8CQ

3) Photo by mahdi rezaei on Unsplash: https://unsplash.com/photos/hkmFpLzlsrQ

4) Oil painting by Fatma Ülkü Selçuk, 2018: ‘Kuşlar (Birds)'

27-09-2018
Konuk Makaleler

Konuk Makaleler

info@medyacuvali.com

Diğer Yazıları

Bu yazılar da ilginizi çekebilir