Ya İçinde Ya Dışında

Bazen beklentilerin ve hissettiklerin örtüşmez.
Bir hisse kapılırsın ve onun peşinden gidersin. Sonuç tam da beklediğin gibi olmaz. Hep olacak değil ya.
Halbuki hislerin şimdiye kadar seni hiç yanıltmamıştı değil mi? O yüzden bu şaşkınlık bu hayal kırıklığı.

İşte o zaman kendini bir çemberin içinde gibi hissedersin. Sanki gittikçe daralan bir çember.

Bunalırsın ama kaçmaya da çalışmazsın ilginç şekilde. Yaşadığın şaşkınlığı üzerinden atamazsın bir anda.

Sonrası mı? Sürekli şikayetler, sitemler...

Çünkü kendinden başka herkesi suçlarsın. Dönüp bi kendine bakmayı denemezsin bile. 

Her zaman her yaptığının doğru olamayacağını kabullenmek gerekir.

Hata yapmak da normal. 

Önemli olan hatanı fark edebilmek. Sürekli aynı yanılgıya düşmemek.

Önemli olan çemberin dışına çıkabilmek.

İçinde ya da dışında olmak tamamen senin tercihin aslında.

Eğer içinde kalmaya devam edersen orda en ufak halinle kalırsın. Hiç büyümeden ve gittikçe küçülerek.

Sen dışına çıkmayı dene. Bir olmaz iki olmaz ama en sonunda mutlaka başarırsın ordan çıkmayı. 

Sadece kendine inan. 

Yaşadığın tüm hataları bir tecrübe olarak gör.

 Onlardan kendine bir basamak yap ve onların üzerinde

 yüksel yükselebildiğin kadar.