Sınırları Çizilmiş Hayaller

Hayat yolculuğuna başladığımız andan itibaren, hayaller daima bizim yanımızda olur. Kimileri için yaşamı kolaylaştıran görünmez bir dost, kimileri için yaşama amacı olan hayaller, belki de özgür hissettiğimiz tek yoldur. Özgür hissettiğimiz hayallerde, sizce ne kadar özgürüz? İçinde bulunduğumuz toplum, sosyal çevre, ailemiz de hayal dünyamıza doğrudan olmasa da dolaylı etki eder. Bu durumu sınırları olan hayaller olarak tanımlarsak daha doğru ifade etmiş oluruz. Hayallerimizi bazen gerçek dünyadan kaçış bazen de hedeflerimize ulaşmak için amaç olarak kurgularız. Her iki durumda kendimizi, daha iyi hissetmemiz için var olmaktadır.

Farklı ailelerde büyümüş olan aynı yaştaki çocukları düşünelim. Hayallerini sorduğumuzda her birinden farklı cevaplar alma ihtimalimiz oldukça yüksektir. Bunun nedeni büyürken içinde bulunduğumuz durumlardan etkilenmemizdir. Sınırları çizen başkaları olsa da bu sınırları silmekte bizim görevimizdir. Pasif olarak var olmayıp, kendi dünyamızı yöneten aktif bir birey olarak, hayatımıza yön verecek olan yine bizleriz.  Sandığımızdan çok daha dirençliyiz.

Hedeflerimize yön veren hayallerimize sınır çizmemeliyiz. İnsan beyni, olumlu ve olumsuz bütün alıcılara açık olarak var olur. Olumsuz düşüncelerimizi tamamen yok etmek mümkün olmayabilir. Fakat olumlu düşünceleri arttırmak mümkündür. Bu yönde gelişim sağladığımızda, hayaller bizim için gerçek bir dost olur. Doğru ve yanlışı bir arada gösterip, uygun olan çözümü bulmamız, duygu- davranış- düşüncelerimizde de tutarlı olmamızı sağlar.

Hayat yolculuğunda karşımıza çıkan zorlukları aşıp, sınırları görünmez hale getirebilmeliyiz. Böylece yaşadığımız zorlukları, ders aldığımız tecrübe olarak düşünebilir, bilinçli olarak gelişmemize katkı sağlayabiliriz.

Hayallerinde sınırlara bakanlardan değil, umutla bakanlardan olmamız dileğiyle…