Ney'in Hikayesi

Ney'in Hikayesi

A+ A-

‘Hamdım, piştim, yandım’

Tasavvuf edebiyatının öncülerinden olan Mevlâna ilahi aşk ile tüm dünyaca tanınan büyük alimdir. Mevlana’nın yazdığı mesnevi adlı eseri 18 beyitten oluşur ve ‘dinle’ ile başlar. Yazdığı mesnevisinde neyden bahsederken insan-ı kâmil ile özdeşleştirir. Ney Farsça kamış anlamından gelmektedir. Neydeki yedi delik insanın yedi nefis mertebesiyle özdeşleşir dokuz boğum ise insan boğazındaki dokuz boğumla özdeşleştirilir veya dokuz kat vücudumuzu oluşturan yapı olarak da ifade edilir.

  Ney; Çıkardığı o yanık sesinin arkasında büyük bir sırrı taşımaktan gelir. Yerinden yurdundan koparılan su kamışı içi boşaltılıp ateşte yakılır, delikler açılır. Güneşte bekletilir, demir halkalar takılır ve neye dönüşür ve bu yükten yanan ney neyzenin nefesiyle söyler derdini dinleyenlere. Ney vatanından, yurdundan koparılmanın feryadıyla, insan ise Hak’tan ayrı düştüğü için feryadlanır.

Ve hikayesi şöyledir:

Peygamber Efendimiz, Allah’ın kendisine ihsan ettiği esrar ve hikmet denizinden bir damlasını, ilmin kapısı Hazret-i Ali’ye de emanet eder ve:

“-Bu sırları sakın ifşâ etme!” diye sıkı sıkı tembihler.

Hazret-i Ali, kendisine tevdî edilen bu emanete tahammül edemez, altında iki büklüm olur. Sahralara düşer. Derûnunda sakladığı esrarı bir kör kuyuya döker. Vaktolur kuyu suyla dolup taşar. Kuyudan taşan bu sular, çevresini zamanla bir sazlık hâline çevirir ve burada kamışlar biter. Bu sazlığın rüzgârda hoş nağmeler çıkardığını fark eden bir çoban, bunlardan bir tanesini keser ve ondan “Ney” yapar. Fakat Ney’den çıkan bu ses, o kadar içli ve yanıktır ki, herkes bu sesin derin, duygulu ve yakıcı nağmelerine meftun olur. Onunla ağlar, onunla gülmeye başlar. Çobanın ünü kısa zamanda yayılır ve Arap kabileleri bu çobanı dinlemek için etrafında toplanmaya başlarlar. (Ahmed Eflâkî, Âriflerin Menkıbeleri, II, 440)

Mevlâna ile özdeşleşen neyin bu hikayesi Mevlevilikte büyük bir öneme sahiptir. Kendi nefsinden arınmış insan neye benzetilir. Neyin içinin boşaltılıp fazlalıklarının alınıp temizlenmesi ve güzel bir ses çıkarabilmesi gibi insan da kendi nefsani duygularından arındığı vakit hakka yakınlaşır sesi güzelleşir. Neyi oluşturan yedi delik yani yedi nefis deliği geçtikten sonra baş pare denilen kısma geçilir ve nefes ile can bulur ney. İnsan da bu yedi nefis perdesinden geçtikten sonra kamil insan olur yani artık insan ney olmuştur. Bizlerde ney gibi içi boşaltılıp temizlenip yedi nefis mertebesinden geçip insan-ı kamil olmak dileğiyle…


Kaynakça

https://www.pexels.com/tr-tr/ https://www.islamveihsan.com/mesneviye-gore-neyin-hikayesi.html

03-04-2024
Şeyda Akgül

Şeyda Akgül

Sosyolog

Küçük ve samimi bir yer olan Amasya’da doğdum. Böyle güzel bir yerde doğduğum için şanslıyım. Sosyoloji bölümünden mezun oldum. Yöresel dokuma ve halk oyunları gibi farklı aktiviteler yapıyorum. Gezmeyi, keşfetmeyi, araştırmayı ve gözlem yapmayı seviyorum. Bu doğrultuda sosyolojinin de katkılarıyla toplumda gözlemlediklerimi, farklılıkları, birliktelikleri ve birçok konuyu kendi çerçevemden size sunmaya çalışacağım. Birde bu pencereden bakın.

herkese_selam_95@hotmail.com