Doğru Bilgi mi?

Teknolojinin bu kadar gelişmiş olduğu bir çağda bilgiye ulaşmak çok kolaydır. Peki, doğru bilgiye ulaşmak bu kadar kolay mıdır?

Yakın zamanda çıkan bir haberde kızamık vakalarının arttığından bahsediyordu. Doktor 30 yıllık tecrübesinin hiçe sayılıp sosyal medyadan duyduklarına inanarak çocuklarına aşı yaptırmayan ebeveynlerden hayıflanıyordu. 30 yıllık deneyimin hiçe sayılıp sosyal medya dedikodularına inanan çok sayıda insan mevcut. Hayatımızın her alanına her anımıza sirayet eden gerek sosyal medya gerek diğer iletişim ortamları doğru bilgi için çoğu zaman yanlış yerlerdir. Bir gerekçeye dayandırmadan yapılan yazı yayınları veya yorumlar doğru bilgi için bir tehdit oluşturmaktadır. Özellikle sosyal medya doğru bilgiyi bile unutturabilir.

Bilgi birikimli bir şeydir. Kaynağını bir önceki bilginin doğrulanmasından ya da yanlışlanmasından alır. Bir bilginin kaynağı anonimse o bilgisini doğruluğundan şüphe edilmelidir. Sosyal medyada doğru bilgi, geçerliliği olandır. Peki, sosyal medyada geçerlilik nasıl olur derseniz herkes tarafından en çok beğenilen ve onaylanan bilgi sosyal medya kullanıcıları tarafından doğru sayılır. Bilginin doğruluğunu araştırmak toplumumuz tarafından zor geldiği için genelde insanlar akıllarına daha yatkın olan bilgiyi sorgulamadan kabul eder. Bilinçli bir birey kabul edilen bu bilgiyi sorgulamak isterse bilginin kaynağını sormalıdır. Bu bilginin kaynağı nedir? Bu bilgiyi kim söyledi? Gibi sorular sorulmalıdır. Alınan cevaplar “şundan duydum” ya da “ öyle diyorlar” gibi cümlelerse bilginin doğruluğundan hatta bilgi olduğundan şüphe edebilirsiniz çünkü bir dedikodu olabilir. Bu yanlış dedikodular toplumun sosyal ve psikolojik sağlığını büyük oranda etkilemektedir.