Kendini Seçme Meselesi

Kendini Seçme Meselesi

A+ A-

Uzun zaman uzaktı yazmak hevesi…

Sürekli yazanlar bilirler, bir ihtiyaçtır bu, bir nevi onanma şeklidir.

Sonra depreşir ihtiyaç ve kalemi eline ilk alış. Uzun zaman sonra, birikmiş onca cümle içinden seçmek en zorudur. Hepsi yarışırcasına beyninin içinde koşmaya başlar. Serseme çevirirler seni. Sonra bir bakarsın kalemine yenik düşmüşsün. Yine nereye gitmek istemişse orada bulmuşsun kendini ve yüreğini.

Çok şey birikti evet, daha yaşanıp dalımdan düşmemişler de var.

En çok yüzleştiğim şeyler yine yol, yolculuk ve yoldaşlık. Yol senin, onun ya da bir başkasının… Yoldaşlık, yolların kesişmesi ve yolların benzerliği olmalı? Öyle mi gerçekten? Hala öyle mi cidden?

Kimsenin yolu senin yoluna denk olamaz, senin yolun da kimseninkine. Bunu bil ve yola çık. Yolda karşılaşırsan el sallarsın, belki de bir süre birlikte yürürsün. Hepsi bu, ötesini beklemek ahmakça!

Bazen bir yol görürsün, kesişeceğini sandığın, yanılsamadan başka bir şey değildir oysa. Buna hazır olmalısın, belki bir teğet ya da sadece paralel yürüdüğün bir an bu sadece.

Bir başkası ile yola çıkılmaz ki çünkü herkesin yolu kendince, kendi halinde.

Yolda olmalısın, yoksa yarı yolda bile kalmamışsındır başkasının eğretisi olma yolunda.  Hatta hiç çıkmadığın bir yol olmuştur o.

Ve yanılsama olan yollardan vazgeçmeyi bilmelisin, bir yanılsama sana yol olamaz ki!

Toprağının sıcaklığını, dokusunu duyumsayabildiğin yoldur senin yolun.

Başkalarının yollarından, o yola dâhil olmaktan vazgeçmeli.

Sen kendi yolun sandığından vazgeçtiğinde, gerçek yolunu bulacaksın!

Bekleyip yürüyebileceğin tek gerçek yol sensin. Vazgeçmeyi bil. Kabullen! Sakinlikle yürü…

O yolda bulacaksın belki anneannenin terasında, ılık bir yaz akşamında uyumanın huzurunu. Hiçbir uykunun vermediği o hazzı.

Yarına kaygısızca baktığın o sıcacık yuvaların, vuslatını bulacaksındır belki.

Çocukluğunun saflığını ve coşkusunu…Belki.

Sokağın başında beliren annene koşuşunu, torbasından abur cubur aşırmanın tutkusunu yeniden bulacaksındır kim bilir?

 

Asla bir diğer yolu ve verdiklerini kaybetmekten korkmamanın vakurluğuyla.

Uzun zamandır kendi yolumdayım ben de;

Üç kuruşluk hazları var benim yolumun

Seviyorum üç kuruşluk keyiflerini dünyanın. Denize karşı içilen çay. Orada okunan bir kitap. Göl kenarında bisiklete binerken, yasemin kokusunda sarhoş olmak mesela. Sabahları hesap kitap yapmadan uyanmak mesela.

Başkalarının yokluk ve başarısızlıkları ile beslenmeden, kendi yalanına inanmış bir zavallı olmadan yürümek yolu.

O yolda, durur yüreğindeki karanlık, diner içinin depremi.

Kendi yolunu seçmenin bedelleri ve mucizeleri!


Kaynakça

https://www.pexels.com/tr-tr/fotograf/soyut-teknoloji-arastirma-dijital-17485633/

17-10-2023
Burcu Özcan

Burcu Özcan

Tiyatro Sanatçısı

1985 Ankara doğumlu. 2009 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı-  Sahne Sanatları-Oyunculuk bölümünden mezun olmuştur. İlerleyen yıllarda Devlet Tiyatrolarında, farklı illerde yer alan şehir tiyatrolarında ve özel tiyatrolarda görev almıştır. Aynı zamanda çizgi film, dizi ve reklam seslendirmesi yapmıştır. Çeşitli özel kuruluşlarda eğitmenlik, sanat koordinatörlüğü ve bölüm başkanlığı gibi görevler almıştır. Çankaya Sahne oyuncuları arasında yer almakta ve eğitmenliğe devam etmektedir. Aynı zamanda Bahçeşehir Üniversite’sinde Öğretim Teknolojileri üzerine yüksek lisans yapmaktadır.

brccozcan@gmail.com

@brc0zcn

burcu0zcan