İyilik, İyidir

İyilik, İyidir

A+ A-

İyi insanlar olarak haliyle iyilikler arıyoruz. Yüreği güzel olunca güzellikler, iyi niyetli olunca iyi niyet, yapıcı olunca yapıcı yaklaşımlar, yaşama olumlu bakma eğiliminde olunca, haliyle olumlu yönelimler bekliyoruz. Ama hep düş kırıklığıyla sonuçlanıyor beklentilerimiz. Giderek daha fazla üstelik. Kimse gümüş bir tepsiyle iyilik, güzellik getirip sunmuyor size. 'Al, bu senin hakkın' demiyor. Çoğunluklar, yıkıcı eğilimler içinde oluyor. Kalabalıklar, tek değerin para olduğuna iman etmiş, var gücüyle onun peşinden koşuyor. Bu yolda birbirini ezerek ilerlemeye çalışıyor insancıklar. Gözleri para isteğiyle kör olmuş, yolları üzerindeki bütün değerleri de engel olarak algılayarak, yakıp yıkıp yok ederek ilerliyorlar. Ormanlar, doğa, ağaçlar, hayvanlar, tarih... Hepsi para için kurban ediliyorlar.
Peki iyi yürekliler ne yapacaklar? Arzuladığımız güzelliklere nasıl ulaşacağız?
Fikrimce, bunun tek yolu, onları yaratmamız, oluşturmamız, üretmemiz ve yaymamızdır. Kötülük nasıl oluşturuluyorsa, iyilik de oluşturulur. İyi çocuklar yetiştirmek, değerlerinize sahip çıkmak, doğrudan, adaletten vazgeçmemek, en azından aile içinde, arkadaşlar arasında bunu ayakta tutmak, sevmek, şefkat duymak, merhamet etmek, empati kurmak, yardımlaşmak... Okumak, izlemek, öğrenmek, düşünmek, analize etmek, sonuçlar çıkarmak... İyiliği konuşmak, iyiliği söylemek... Yazmak, çizmek, şarkı söylemek... Bahçeye bakmak, ekmek, dikmek, düzlemek... Emek vermek, alın teri dökmek, fedakarlık yapmak... Başkalarının iyiliği için kendi isteklerinin en azından bazılarından vazgeçebilmek...
Kendi iyiliğimizi kendimiz üretiriz. Yaşamında iyilik, güzellik isteyen, gidip onu dışarıda arayarak bulamaz. İyilik, pahalıdır, lükstür, az bulunur. Onu ancak, tecrübelerinizi güzel bir yürek ve iyi bir niyetle damıtarak ortaya çıkarabilirsiniz. Yarattığınızda alacağınız tat, duyacağınız mutluluk, eşsizdir. Ve en güzeli, yaratılan iyi şeyler sizi terk etmezler. Yaşamınızda çoğalarak, büyüyerek çevrenizi kuşatırlar...

 


Kaynakça

Fotoğraf: Olgu Kavalcıoğlu

23-10-2023
Devrim Akalın

Devrim Akalın

Doktor

Soğuk bir kış sabahı, Silifke’de, anneannemlerin Rumlardan kalma, eski evlerinin alt katındaki büyük odada dünyaya gelmişim. Yaşamımın ilk beş yılı, Tarsus’ta, sabahtan akşama kadar mahallemizin çocuklarıyla sokakta oynayarak geçti. Ardından Ankara’ya taşınma, ilkokul yılları...Ortaokul ve liseyi TED Ankara Koleji’nde okudum. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandım. Göğüs hastalıkları ve tüberküloz uzmanıyım.

Sanatın her dalı ilgimi çekiyor. İyi sanat eserleri hep etkilemiştir beni. Sanatla haşır neşir olan insanın, gönül telinin daha çok titreştiğini, kendi gönül sazını giderek daha iyi çalmaya başladığını düşünüyorum.

İyilik ve nezaketin altın değerlerimiz olduğu, bu değerleri yitirmememiz gerektiği inancındayım. Sanat, bu değerlerle yoğrularak sofraya getirildiğinde, sanatçının kendince bir misyonu da tamamlamış olabileceği görüşündeyim.

Mythos yayınlarından çıkmış bir romanım var: HÂLÂ SEVENLER KULÜBÜ

MELANKOLİYE TUTULMAK adlı öykü kitabım da yolda, geliyor.⭐

saintdevrim@gmail.com

Devrim Akalın