Mesajınız Var

Hayatımıza dokunan herşeyle iyi ya da kötü iletişim halindeyiz.İletişimi devam ettirme kendimize göre mecburiyette olabilir tamamen bağı kesmekte.Verdiğimiz kararlar hayatımızı şekillendirip kendimize verdiğimiz değeri belirliyor. Ölçü ve sınırlarımız dahilinde tahammül gösterdiğimiz olaylarda yapılan sınır ihlallerine karşı iletişimi derhal durdurabilmeliyiz. Özellikle sezgileri kuvvetli olan insanların bu gibi durumlar karşısında hiç tereddüt etmeden uygulaması gereken bir kural olmalı bu.

İçimizin almadığı,içimizin rahat olmadığı,içimden bir ses “bu böyle değil”dediğimiz çok olayla karşılaşmışızdır. Farkındalığı ve hisleri kuvvetli olan kişilerin iç sesinin doğruluğuyla “iyi ki” dedikleri çoktur. 6.his, hissi kablel vuku dediğimiz çokta bilimsel açıklaması olmayan derin sezgi durumu diyebileceğimiz o sezgilerin bizimle konuşurken kullandığı iç sesle bazen uzun zamandır görüşmediğimiz, aniden aklımıza gelen bir yakınımızı, arkadaşımızı arama ya da görüşme isteği gelir, o kişiye ulaştığımızda tamda ihtiyaca binaen bir görüşme olduğunu söyler ve iç sesimizin verdiği mesaja karşılık buluruz ya da başa çıkamadığımız konularda aslında sıklıkla başvurduğumuz iç sesimiz bize yön vermek için sesini yükseltip duyurmaya çalışır ısrarla kendini  çünkü bilir ki duyuramazsa sesini keşkelere dönüşür sözler.

Yaşam boyunca iç sesimizin verdiği mesajları algılama durumumuz değişiklik gösterse de belli bir radde de  artık sezgilerimize ve bize sesini duyurmaya çalışan iç sesimize dikkat kesilip gereken önemi vermeliyiz.

Kendi kendimizi bile anlamakta zorlandığımız şu hayatta başkalarına kendimizi anlatmaya çalışmak ne kadar zor ve yıpratıcı bir hal alsa da, çoğunluk korkunç taktiksel hareketlerle çıkarımlar sağlasa da, NETLİK ve SAMİMİYET iç sesimin verdiği mesaj bana. Sizde sık sık bakın iç sesinizin size verdiği mesaja.