F for Fake: Sanat, Aldatma ve İllüzyon Üzerine

F for Fake: Sanat, Aldatma ve İllüzyon Üzerine

A+ A-

"Hepimiz biliyoruz ki sanat hakikat değildir. Sanat, en azından anlamamız için bize verilen gerçeği fark etmemizi sağlayan bir yalandır. Sanatçı, yalanlarının doğruluğuna başkalarını nasıl ikna edeceğini bilmelidir."

- Pablo Picasso

Orson Welles’in 1973 yapımı F For Fake (Hakikatler ve Düzmeceler) adlı belgeseli ünlü sanat sahtekarı Elmyr de Hory ve Clifford Irving’in hikayelerini iç içe geçirerek sanat, sahtecilik, özgünlük ve aldatmaca gibi kavramların sanat dünyasındaki yeri ve anlamı üzerinde dururken aynı zamanda hakiki ile sahte olan arasındaki aslında çok da keskin olmayan çizgileri irdeliyor.

giyim, insan yüzü, kişi, şahıs, adam, insan içeren bir resimAçıklama otomatik olarak oluşturuldu

Filmde ünlü bir sanat sahtekarı olarak Elmyr’in uzmanlar tarafından gerçeğinden ayırt edilemeyen eserleri ve sanat sahtekarı olarak kariyerine yer verilirken Welles aynı zamanda Kipling’i alıntılayarak sanatın neliğine dair soruları da izleyiciye yöneltiyor:

“Güzel fakat bu sanat mı?”

 

insan yüzü, kişi, şahıs, adam, insan, giyim içeren bir resimAçıklama otomatik olarak oluşturuldu

Yaşamın içinden çıkan bir insan etkinliği olarak sanatın insanlıkla yaşıt olması [1] gibi sanatın neliğine ilişkin sorular da Eskiçağ’a kadar uzanır. Mimesis ya da taklit olarak sanat anlayışına göre “sanat, sanatçının nesneleri taklit etmesiyle doğar”[2]. Buradan hareketle film aslında bizlere şu soruyu yöneltir: Elmyr de Hory; Matisse, Modigliani ve Picasso’nun resimlerini taklit ederek bir anlamda taklidin taklidini ortaya çıkaran bir “sanatçı” mıdır? Yoksa sadece bir sahtekar mı?

 

Filmde Irving, Elmyr’in özgün bir vizyonu olmadığı ve dolayısıyla Elmyr’in bir ressam da olmadığını vurgularken Elmyr ise Matisse’in çekingen çizgilerine karşın kendi çizgilerinin akıcı ve keskin olduğunu dolayısıyla Matisse gibi çekingen olması gerektiğini başka bir ifadeyle taklitlerinin orijinal eserlerin doğrudan taklidi değil daha ziyade söz konusu eserin asıl sahibinin stilinin veya tekniğinin bir taklidi olduğunun altını çizer.

 

“Sahteleri de orjinalleri kadar iyi ve alıcısı var, talep var"              

 

Sahtelerini birer kopyadan daha fazlası olarak sunan Elmyr de Hory aracılığıyla filmde ayrıca “sanat piyasası” ve “uzmanların” rolü ve önemi de irdelenmektedir. Dolayısıyla filmde sunulan sadece Elmyr’in hikayesi değil aslında sanatın ne olduğu ne anlam ifade ettiği sanata biçilen maddi değer; bu değerin geçerliliği ve tüm bunları belirleyebilecek bir konumda olan sanat uzmanlarıdır.

F for Fake her ne kadar hakikate, yanılsamaya, özgünlük ve sahteciliğe ilişkin sorularını muzip bir şekilde kurgulayarak izleyiciye sunsa da özgünlüğe dair geleneksel anlayıştan, sanat eserinin değerinin sadece onun özgünlüğüne veya sanatçıya bağlı olduğu düşüncesinin dışına çıkarak sanatın gerçekliğin dürüst bir temsili olduğu fikrine meydan okumaktadır.

 

 

Kaynakça

[1] Bozkurt, N. (1995). Sanat ve Estetik Kuramları. s. 15. İstanbul: Sarmal. [2] Dinçer, K. (2015). Kısaca Felsefe. s. 160. Ankara: Pharmakon.

09-07-2023
İrem Merih Mutlu

İrem Merih Mutlu

Sinema ve Televizyon

Bir film meraklısı ve felsefeci olarak, belki çok sevdiğiniz belki de daha önce hiç duymadığınız filmlerde ekrandaki görüntülerin ardındaki daha derin anlamları ortaya çıkarma tutkusuyla, sinemanın zengin dokusunu ve hayatlarımız üzerindeki derin etkisini keşfederken ilgi çekici ve düşündürücü bir yolculuk için bana katılacağınızı umuyorum.

iremmerihmutlu@gmail.com