Hapşırık Parodisi

Hapşırık Parodisi

A+ A-

Farklı zamanlarda içinde bulunduğum birbirinden farklı ortamları, farklı evrenler olarak tanımlıyorum.

Birbirinden farklı bir çok evrende sanki ilk kez yaşanıyormuşcasına yaşanan, oysa ki o anın içinde farkındalıkla bulunduğum için, tekrarını artık hayatımdaki bir parodi olarak görmeye başladığım bir durum var.

Bu parodinin, özellikle iş yerleri gibi, insanların aralarındaki samimiyet miktarlarının değişkenlik gösterdiği kalabalık ortamlarda yaşanma ihtimali daha yüksek.

A: -HAPŞUU!

B: -Çok yaşa!

C: -İyi yaşa, sağlıklı yaşa!

Biri hapşırdığında ona ‘‘çok yaşa’’dersin, ‘’sen de gör’’ der.

Sonra bir kez daha hapşırır, yine ‘’çok yaşa’’ dersin, ‘’hep beraber’’ der.

Bir kez daha hapşırdığında ay ilahi ne çok hapşırdın dercesine ve bir iyi dileği daha ona çok görmediğini vurgularcasına gülerek ‘’çok yaşa’’ dersin.

O da kendisinin böyle üst üste hapşırma huyları olduğu imalarıyla gülerek ‘’sen de gör’’ der.

Sen ona bir ‘’çok yaşa’’yı daha çok görmediğin için o da sana söylediği ‘’sen de gör’’ü daha farklı bir vurgu ile söyler.

Yan rollerde de bu kadar çok hapşırılmasına sanki rahatsızmışçasına hayretler eden kişi ve ‘çok yaşa’ yerine ‘iyi yaşa’ demesiyle gururlanan, farklı bir hayat görüşü olduğu halde hak ettiği yerde olmadığı hissi ile yaşayıp, bu küçücük anların içerisine bile hayat görüşündeki farklılığı sığdırmış kişi yer alır.

Oyun tekrar oynandığında roller değişebilir.

Arketipler her yerdedir ve hayat bazen bu kadar tahmin edilebilirdir.

Tahmin edilebilirlik kimimiz için sıkıcıyken, güven ihtiyacı olan kişilere iyi gelir, onlar bundan huzur bulur.

Aitlik hissi herkese iyi gelse de kimisi hayatın sıradan akışına aittir, kimisi daha fazlasına.

 

03-12-2023
Yeşim Tangana

Yeşim Tangana

Sanat Tarihiçisi ve Sosyoloji Öğrencisi

Dünyanın en özel ve karmaşık merkezlerinden biri olan İstanbul’da doğup büyüdüm. Sanata olan ilgim, ait olduğum uyruk ve sosyo-ekonomik koşullar birleşince kendimi Marmara Üniversitesi’nin Sanat Tarihi bölümünde okurken buldum. Sonrasında formasyon eğitimi de alarak Marmara Üniversitesi bahçesinden uzaklaştım.

Staj dönemime ek olarak, çeşitli okullarda çocuklar için boyama ve resim atölyesi derslerini sürdürerek öğretmenliğin tadına baktım ve kendimi adama şansı olan bir alan oluşundan dolayı çok da sevdim. Çocuk tiyatrosunda rejisör olarak, müzede önemli ressamların sergi rehberi olarak çalıştım. İlgi alanlarımın çokluğu ve deneyimlemeyi sevmemden kaynaklı, kendimi ‘’hangi işi yaparken daha çok keyif alıyorum?’’ sorusuna cevap verirken keşfetmekten hala sıkılmadım. İdari işler, kategori yöneticiliği, içerik yazarlığı, operasyon ve online satış sorumluluğu gibi bir çok ayrı rolde görev aldım. Ancak ben kendimi daha çok psikoloji, sinema, antropoloji, astroloji, alternatif ve tamamlayıcı iyileştirme yöntemleri gibi insana mercek tutan alanlarda geliştirdim.

Tüm bunlara ek olarak 2018 yılından beri kendimi Usui Reiki ile destekliyor ve isteyenlere Reiki eğitimi ve terapisi vermekten keyif alıyorum. Fotoğraf çekmeyi, doğa ile temas halinde olmayı, taşlar ve bitkiler toplamayı, aklımın aldığınca yaşamla, evrenle akış halinde olmayı, onun varlığını hissetmeyi, sınırlarını gözlemlemeyi seviyor, topladığım bilgileri kendi üslubumla aktarmaktan keyif alıyorum.

Müzik Listesi

spotify.link/qWGLzmzakBb


 

 

yesimtangana2@yahoo.com