ATATÜRK 1881- 1919 (1. Film) İlk İzlenim

ATATÜRK 1881- 1919 (1. Film) İlk İzlenim

A+ A-

Bülbülüm altın kafeste aman 

Öter aheste aheste 

Ötme bülbül yârim hasta aman 

Ah neyleyim şu gönlüme 

Hasret kaldım sevdiğime 

Öncelikle Cumhuriyetimizin 100. Yılı kutlu olsun. Bugün, benim de doğum günümde vizyona giren ve izlerken duygularıma hâkim olamadığım bir film hakkındaki ilk izlenimlerimi konuşmaya geldim. Uzun inceleme halini filmi bir kez daha izledikten sonra yazıya dökeceğim ancak öncesinde Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıl dönümü dolayısıyla ilk izlenimlerimi yazmak ve rahmet ile anman için bilgisayar başına oturmuş bulunuyorum. Herkese iyi okumalar dilerim.  Yazıyı geçmeden önce Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü ile önsözü kapatmak isterim. 

 

"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." 

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 

 

 

Başrollerinde Aras Bulut İynemli (Mustafa Kemal), Songül Öden (Zübeyde Hanım), Mehmet Günsür (Ali Rıza Efendi), Sarp Akkaya (Enver Paşa) ve Esra Bilgiç (Madam Corinne)’in bulunduğu film 3 Kasım’da vizyona girdi. İki bölüm olarak izleyiciyle buluşacak olan filmin ilk kısmında (ATATÜRK 1881-1919), Mustafa Kemal'in milli mücadelenin lideri olmaya giden basamakları tırmandığı dönemleri konu ediniyor. Yönetmen koltuğunda ise 7. Koğuştaki Mucize filmi ile akıllara kazınan Mehmet Ada Öztekin oturuyor. 

Film vizyona girmeden önce hep VEDA (Yönetmen koltuğunda Zülfü Livaneli’nin oturduğu, çocukluk arkadaşı Salih Bozok'un Atatürk'le yaşadığı çarpıcı anıları ve derin dostluğu konu edinen 2010 yapımı film.) gibi bir film beklentisi içindeydim. Bu yüzden de filmin ilk yarısına tam anlamıyla odaklanamadım. Tarihler arasındaki hızlı geçişler benim kafamı karıştırdı. Ancak filmin ikinci yarısında filmi idrak edebildim. Filmi ilk defa izleyecek olanlar için naçizane tavsiyem Veda gibi bir film beklememeleridir. Çünkü Veda filminde Mustafa Kemal Atatürk’ün özel hayatına değinilmiştir. Ancak Atatürk 1881-1919 filminde anlatılmamış hikayeler, Atatürk’ün fikri hayatına etki eden insanlar ve Atatürk’ün düşünce yapısı derinlemesine işlenmeye çalışılmıştır.  

Bir de sizlere filmde en beğendiğim sahneyi paylaşmak isterim.  

Mustafa Kemal arkadaşı Nuri ile aralarında bir konuşma geçmektedir. 

Nuri, Mustafa’ya: "Hiç istemiyor musun Mustafa evlenip bir yuva kurmayı? Evde seni bekleyen bir hanımın, bir sofra…" 

Ve şarkı girer. 

O derin bakış, o düşünceli hal, gözün önüne gelen bir hayal… 

Bazen diyorum ki dizi olabilseydi nasıl olurdu acaba. Daha derin işlenen bir hikâye, kesilmek zorunda kalınmayan sahneler… Sizce de güzel olmaz mıydı? Benim sanırım film hakkındaki tek eleştirim bu. İlk başta dizi olarak tasarlandığı için filmin ilk yarısı akıcılığı sağlayamamış gibiydi. Ki bu durumda kısa bir sürede diziden filme dönüştürülen bir proje için oldukça olağan bir durum.  

Son olarak çok çok beğendiğim bir noktayı da söyleyip yazıyı kapatmak isterim. Fatih Altaylı ile Youtube üzerinden gerçekleştirilen röportajda filmin 14 hafta gibi kısa bir sürede çekildiğinden, kostüm tasarımcısı Gamze Kuş’un ham yünleri Avusturalya’dan getirttiğinden, Kayseri’de dokunduğundan, Uşak’ta boyamanın gerçekleştirildiğinden ve İstanbul’da tarihi bir atölyede dikildiğinden bahsedildi. Bu kadar emek verilerek çekilen bir filmi izlemekten mutluluk duyduğumu ve emeği geçen herkese teşekkür ettiğimi dile getirmek isterim. Filmi izlemeyenler için iyi seyirler ve yazımı okuyacak olanlar içinde iyi okumalar dilerim. 

 

Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve minnetle anıyoruz. 

Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. 

 

 

 


Kaynakça

https://www.youtube.com/watch?v=Ww0SoT2Uk6M

09-11-2023