Gölge Etme Başka İhsan İstemem

Gölge Etme Başka İhsan İstemem

A+ A-

Uzun zaman olmuştu tiyatroya gitmeyeli ve böyle güzel bir oyunla geri dönmek çok güzel oldu. Bugün size son izlediğim tiyatro oyunundan bahsedeceğim… Bu bir eşek davası…

Oyunda neler var bir göz atalım… Bir eşek; patronluk taslamak ve patronlarına yaranmak için kendilerini feda eden iki çırak; davayı basit bir meseleye indirgeyerek halkın gözlerini gerçekliğe kör eden hakimler, savcılar, politikacılar; davanın haklı olan değil, güçlü olan tarafın lehine ilerlemesi… Haldun Taner’in yazdığı bu eser ne yazık ki eskimiyor ve günümüz gerçekliğini yansıtıyor. Gelelim hikayenin detaylarına…

Berber ustası ve eşekçi mal sahibi olan iki kişi dükkanlarını bir günlüğüne çıraklarına emanet ederler. Dükkanda iş olmayınca biraz patronluk taslamak ve para kazanmak hevesiyle ayaklanan berber çırağı, alır çantasını eline ve panayıra varmak için eşek kiralamaya gider. Eşekçi çırağına para cazip gelince o da sıvar paçaları ve bu iki kafadar düşer yollara. Yalnız değiller yolculuklarında. Bir eşek var bir de tepede bu yolcuları izleyen yakıcı bir güneş. Yolculuk uzadıkça ikisi de yorgunluktan bitap düşerler. Berber çırağı eşek gölgesinde biraz dinlenmeyi hayal ederek atar kendini eşeğin önüne; ama eşekçi çırağından beklenmedik bir isyanla karşılaşır: “Ey berber, sen benden eşeği kiraladın, eşeğin gölgesini değil” der ve bunun için de fazladan akçe ister.

Dava büyür büyür dağ olur. Eşeğin gölgesinin bir sahibi var mıdır, varsa bu kimdir? Çıraklar ne uğruna birbirine girmiştir? Davayı kazanan tarafın eline ne geçecektir? Hikaye dallanıp budaklanır. Dava uğruna evdeki döşeğini satan çırak, sevdikleri eşlerini uğruna kendini pazarlayan kadınlar, bu kadınlar uğruna dinini fikrini değiştirenler… Gölge etme başka ihsan istemem lafı sanki Diyojen’den değil bu hikayeden çıkmış der hale geliyor insan.

Peki bu gölge aslında kimin hakkı? Kocaman şirketlerde bir adım ileri gidebilmek için her gün ailesinden çok gördüğü iş arkadaşının ayağını kaydıran beyaz yakalılar, daha çok okunma uğruna gerçekleri çarpıtan gazeteciler, aza tamah edip hak ettiklerini görmezden gelen ve kendi hakkını politikacılara meze eden halk… Her gün gördüğümüz bu manzara hatırlatıyor ki gölge, uğruna boş yere fedakarlık yapılan soyut şirketler için, halkın yararını hiçe sayan siyasetçiler için, çıkarları uğruna birbirine düşmüş insanlar için değil. Gölge, gölge için emek veren ve ter dökenler için. O zaman bu hikaye neyi, ne uğruna yaptığımızı kendimize hatırlatan bir gölge olmaya devam ederken biz de Haldun Taner’e teşekkürlerimizi sunalım.

Görsel: https://www.pexels.com/tr-tr/fotograf/adam-yurumek-alan-tarla-17393033/

22-03-2024
İrem Ekeroğlu

İrem Ekeroğlu

Uluslararası İlişkiler Uzmanı

Ankara doğumluyum. Uluslararası İlişkiler bölümü mezunuyum. Siyaset felsefesi, sosyoloji, eleştirel güvenlik, uluslararası hukuk konularına ilgim var. Okumaya, etrafı gözlemlemeye ve kahveye bağımlıyım. Sorunlarını şarkı söyleyerek ve uyuyarak çözebileceğine inanan çok düşünen ve her zaman en düşünmediği şeyde karar kılan bir insanım. Burada sizlere bana ilham veren şeyleri paylaşacağım.

iremwitt@gmail.com

iremwitt