Hissetmek, Yaşamak mı?

Hissetmek, Yaşamak mı?

A+ A-

Bugün kendime "yaşadığımı nasıl hissedebilirim ?" diye sordum.  Bu soruyla kendime binlerce soru sormuş oluyordum aslında. Yaşamak nasıl cevaplanabilirdi, tek bir cümleyle sorulabilirdi? Durup bir şeyleri anlamak için ne yapıyordum? Yalnız kalmamak ve "boş durmamak" için ruhumu ve bedenimi "verimli olmak" uğruna anlamadan yoruyordum aslında,  " verimli" olmadığında ise kendimi diğer insanlardan "geride" sanıyordum. Yerimi "diğerlerinin konumuna" göre belirliyordum. Bu şekilde nasıl yaşamı anlayabilirdim ki ? Koşuşturmaca içinde geçip giden zaman sadece içimi rahatlatacaktı. Bir şeylerin farkına varıp düşünmek ise saçmalık.. Ya yaşamın cevabı bu "saçmalığın" içinde saklı  ise ya da "saçmalık" da yaşamın bir parçasıysa ? Yaşadığımı fark etmek için bu kadar saçmalığa değer mi ? Bu dünyaya saçmalık yaşamaya mı geldim ?  Yaşam ile saçmalık arasındaki farkı nasıl anlayabilirim ? Neden bu farkı aradığımı unutursam ? Neden yaşadığımı unuttuğum gibi.. Neden yeteri kadar hissedemiyorum? Duygusalım, çok mutlu olduğumda bile ağlıyorum bu "hissettiğim" anlamına gelmiyor mu ? Fazla empati kuruyorum bu da hissetmeye yetmiyor mu?  Ya da gün batımında gökyüzüne bakınca nefesim kesiliyor bunlar duygusuz mümkün değil hissedemeyeceğim şeyler..  Peki neden bu soruyu soruyorum kendime ? Bu cümleleri yazarken aslında sorumu yanıtlıyorum belki de ; yaşadığımı hissetmek sınırsızmış.  Her gün anlamı milyarlar açıklama alan bir hikaye, ve bu satırlar da onlardan bir tanesi.. her gün değişen ve gelişen bir ağaç, gökyüzü, duygular, korkular, endişeler ve her şeyden önce hissetmek istemek; bütün bu yeni duyguları, korkmak yeri gelince, pes etmek ve yeniden cesaret etmek hissetmek için. Ben de yeniden cesaret ediyorum.. Yaşadığımı hissetmeye.. Bütün farklı duygulara, "saçmalığın"  benim ön yargılarımdan   oluştuğuna, aslında içinde hissetmeye değer şeyler olduğuna, her gün yeni bir bilgiye, yeni ve farklı insanlara, farklı kültürlere, farklı şehirlere, ülkelere, ruhlara.. belki "o gün"  yaşamı hissetme maceramı anlamlandırabilirim, kendime kızmadan, acele etmeden , anlamaya ve farkına varmaya çalışarak, ne de olsa her gün herkesin hikayesi değişiyor elbet birisine denk gelirim  hikayemi değiştirecek, aradığım cevabı anlamamı pekiştirecek olan veya olmayan, belki başkalarının sorularına yardımcı olurum, ya da başka bir şeye.. yaşamı hissetmek bir günde cevap bulabileceğim bir şeyden ziyade her gün cevap için anlam çıkartmak ve farkına varmak,  ortada cevap yok çünkü. Cevap olsa bu soruyu bile soramazdım. Herkesin hikayesi birbirinin aynısı olurdu. Belki de bu sondan korkmak beni yaşamı hissetmeye daha çok bağlıyor.. "aynı hikaye ve son" benim hikayemin de varmak istemediği bir durumsuzluk...

04-12-2023
Sude Günay

Sude Günay

Sosyoloji - Öğrenci

Merhaba,

Ben Sude, hayatı anlamaya; anlarken de yaşamaya çalışıyorum.

sudegn58@gmail.com

@allissoftinsidee