Hayat
Tüm kederim, tüm kayıtlarım aynı sesle fısıldıyor, etrafına, kendine bakıyor.
“bu olması gerektiği gibi değil.”
Sesi çatlıyor, mutsuz, ağlıyor
“umduğum bu değil”
Hayatla göz gözeyim, dünya umudumu boğazından tutuyor: gülüyor,
“olan, olacak olan.”
Ben alışıyorum. Anlamaya çalışıyorum. Rüzgâr vuruyor yüzüme, dünyanın gülüşünü de unutmuyorum. Sessizim, sessiz kalıyorum, halbuki bir çığlık taşıyorum içimde, kederimin sesi baskın:
“bu olmamalıydı benim hayatım.”
Ve sis geliyor benimle nereye gidersem gideyim, ve bilinmezlik rüyalarımdan dışarı taşıyor, hayatın eli boynumda hala, fısıldıyorum ona,
“hepsi bu olamaz.”
Fısıldıyor bana, “hepsi bu.”
Boğuluyorum, boğuluyorum. Annem yatağının altındaki canavarın yokluğundan çok emin: rahatlamak yerine mutsuzlanıyorum;
Bir canavara, bir trajediye bile layık değilim.
Tüm kederim, tüm kayıplarımın sesi tekdüzelikten bakmış,
“bundan fazlası olmalı.”
Hayat beni boğazımdan tutmuş
“olan, olacak olan.”
Umudum ağlıyor, olacak olan olmuş.
Kaynakça
görsel: pinterest