
Öğrenilesi Çaresizlik
İnsan algısı gerçekten büyüleyici bir konu. Çoğu zaman dünyayı olduğu gibi değil, hissettiğimiz gibi görürüz. Buna verebileceğimiz en basit örnek, kötü bir gün geçirdiğimizde her şeyin daha kasvetli, insanların daha mesafeli görünmesi olabilir. Oysa belki de hiçbir şey değişmemiştir; değişen yalnızca bizim bakış açımızdır.
Bu durumu en iyi açıklayan kavramlardan biri, Martin Seligman’ın "öğrenilmiş çaresizlik" teorisidir. Seligman, aklındaki fikirleri test edebilmek için tabanından elektrik akımı geçirilebilen iki bölmeli bir düzenek ile bir deney tasarlamıştır. Köpeklerle yürütülen bu deneyde, bir grup köpeğe elektrik akımı verildiğinde, akım olmayan tarafa zıplayarak kaçabilecekleri bir fırsat sunulmuştur. Ancak diğer bir grup köpek, her iki bölmede de elektrik akımına maruz kalmış ve zamanla kaçmaya yönelik hiçbir çaba göstermemeye başlamıştır. Sonunda, acıyı en az hissedecekleri pozisyona geçerek zemine sırt üstü yatarak elektrik akımını yalnızca sırtlarından almaya çalışmışlardır.
Bu deney, tekrar tekrar olumsuz deneyimler yaşayan bireylerin zamanla çaba göstermekten vazgeçtiğini ortaya koymaktadır. Eğer bir şeyleri değiştiremeyeceğimize inanırsak, denemeyi bile bırakırız. Oysa hayat, her an değişime açık ve belki de yalnızca küçük bir adım atmamızı bekliyor.
Bazen kendimizi yalnız hissederiz ve herkesin güçlü sosyal bağları olduğunu, bizimse dışarıda kaldığımızı düşünürüz. Ama gerçek şu ki, çoğu insan da zaman zaman yalnız hisseder. Algımız, ruh halimiz ve geçmiş deneyimlerimiz, olayları nasıl yorumladığımızı etkiler. Oysa bazen sadece bir tebessüm ya da ufak bir sohbet, bu hisleri kırmaya yeterlidir.
Kötümserlik, hayatı zorlaştıran bir gölge gibi üzerimize düşebilir. Ancak bunu fark ettiğimizde, bakış açımızı değiştirme gücümüz olduğunu da hatırlamalıyız. Belki de bugün, küçük bir iyilikle, yeni bir sohbetle veya sadece kendimize daha nazik davranarak bu döngüyü kırabiliriz. Hayatın içinde ne kadar çok değişken olduğunu ve olumsuzlukların da geçici olduğunu unutmadan hareket etmek, öğrenilmiş çaresizliğin esaretinden kurtulmamızın en güçlü yollarından biridir.